" />
Türk Diyanet Vakıf-Sen Eskişehir-Bilecik Şube Başkanı Hüseyin Poyraz, son dönemdeki Cuma hutbeleri üzerinden Diyanet’e yönelik eleştirilere tepki gösterdi. Poyraz, hutbelerin ahlaki yozlaşmaya karşı toplumsal bir uyarı niteliği taşıdığını söyledi.
Türk Diyanet Vakıf-Sen Eskişehir-Bilecik Şube Başkanı Hüseyin Poyraz, son dönemde Cuma hutbeleri üzerinden Diyanet İşleri Başkanlığı’na yöneltilen eleştirilere sert bir açıklamayla karşılık verdi. Poyraz, hutbelerin sadece camide yapılan konuşmalar olmadığını, milyonlarca Müslüman’ın vicdanına hitap eden önemli bir ahlaki irşad faaliyeti olduğunu belirtti.
Hüseyin Poyraz, Açıklamasında Cuma hutbelerinin yalnızca camide verilen dini bilgilerden ibaret olmadığını belirterek “Bu hutbeler, milyonlarca Müslümanın hem bireysel hem de toplumsal sorumluluklarını hatırlamasını sağlayan birer irşat vasıtasıdır” dedi. Özellikle gençler arasında artan ahlaki çöküntüye dikkat çeken Poyraz, hutbelerde dile getirilen uyarıların, bir dayatma değil; toplumu korumaya yönelik bir çağrı olduğunu ifade etti.
Poyraz, hutbelerde geçen, “Kısa giysiler ve şeffaf kıyafetler Allah’ın örtünme emrini ihlaldir” ve “Ahlak ve edep ölçülerinin çiğnenmesine sessiz kalan herkes büyük bir vebal altındadır” gibi ifadelerin bazı medya organlarında hedef gösterildiğini ifade ederek, “Bu sözler ne bir kişinin yaşam tarzına müdahale ne de özgürlüğe saldırıdır. Aksine, çocuklarımızın ve toplumun genel ahlaki sağlığını koruma amacını taşımaktadır” dedi.
Diyanet’in asli görevlerinden birinin sadece dini ritüelleri yerine getirmek değil, aynı zamanda toplumsal sorunlara da ışık tutmak olduğunu vurgulayan Poyraz, “Bugün sokakta, ekranlarda ve sosyal medyada ahlaki sınırların sürekli zorlandığı bir dönemde yaşıyoruz. Böyle bir ortamda, haya, edep ve iffet gibi değerlerin hatırlatılması gereklidir. Bu değerler yalnızca dini değil, insani bir çağrıdır” ifadelerini kullandı.
Cuma hutbelerinde geçen ifadelerin, dinin toplum hayatındaki düzenleyici ve yol gösterici rolüne işaret ettiğini söyleyen Poyraz, hutbelere yönelik eleştirilerin çoğunun laiklik ve özgürlük kavramlarını yanlış anlamaktan kaynaklandığını savundu. “Laiklik, dini değerleri toplumdan dışlamak değildir. Tam tersine, inançlara saygı duyulan bir ortamda toplumsal huzurun sağlanmasıdır” diyen Poyraz, eleştiri yapan kesimlerin önce “çocuklarımız neyin içinde büyüyor?” sorusunu kendilerine sorması gerektiğini ifade etti.
Poyraz ayrıca, bazı medya organlarının Diyanet hutbelerini “şeriat dayatması” olarak sunmasının gerçeği yansıtmadığını vurguladı. Cumhuriyet gibi bazı yayın kuruluşlarının Diyanet’i hedef alan açıklamalarına da tepki gösteren Poyraz, “Bu tutum, dini değerlerin toplumsal rehberliğini yok saymak anlamına gelir. Oysa hutbeler sustukça, hayasızlık konuşur. Ahlak zayıfladıkça toplum çöker ve bizler bu çöküşe seyirci kalamayız” dedi.
Toplumun ortak vicdanı olan ahlak kavramının bireysel değil, toplumsal bir sorumluluk olduğunu hatırlatan Poyraz, açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Haya imandandır. Hayayı yitiren bir toplum, zamanla insanlığını da yitirir. Bu nedenle, hutbeleri değil, toplumdaki hayasızlığı ve ahlaki erozyonu sorgulamalıyız.”
News
