" />
Tiran — Euroatlantik Koalisyonu’nun önde gelen isimlerinden ve Tiran milletvekili adayı Pëllumb Seferi, verdiği özel röportajda, Türkiye–Arnavutluk ilişkilerinin stratejik ortaklığın ötesine geçen, köklü ve insani değerlere dayalı bir bağ olduğunu vurguladı. Seferi, hem dış politika vizyonunu hem de iç siyasetteki duruşunu samimi açıklamalarla paylaştı.
Seferi, Türkiye ile Arnavutluk arasında var olan ilişkiyi sadece siyasi düzlemde değerlendirmediğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Elimizdeki ilişki, iki ülke arasındaki stratejik ortaklıktan çok daha özel ve derin bir bağdır. Ortak bir tarihe, benzer kültürel değerlere ve zor zamanlarda gösterilen samimi desteğe dayanmaktadır. Türkiye, her zaman Arnavutluk’un yanında olmuştur — 90’lı yılların başında, 1997 krizinde ve son olarak pandemi döneminde. Bunlar Arnavut halkının asla unutmayacağı jestlerdir.”
“Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu dostluğun güçlenmesinde kilit rol oynamıştır”
Muhafazakâr değerlere sahip bir siyasetçi, bir inanan ve ülkesini seven bir Arnavut olarak, Türkiye ile ilişkilerin kıymetini özellikle takdir ettiğini belirten Seferi, bu bağın hem tarihi kökleri hem de geleceğe yönelik büyük bir potansiyeli olduğunu ifade etti.
“Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ilişkinin güçlenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Arnavutluk’un ihtiyaçlarına yönelik siyasi irade ve hassasiyet göstermiştir. Bu iş birliği, ekonomi ve güvenlik alanlarında somut gelişmeler sağlamıştır.”
Seferi, gençler ve girişimciler başta olmak üzere, iki ülkenin geleceği için bu dostluğun korunması ve güçlendirilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
“Çünkü bu ilişki sadece siyasi değildir — insani ve kardeşçedir.”
Euroatlantik Koalisyonu: Eski siyaset tarzına karşı yeni bir duruş
Siyasette temsil ettiği çizgiye de değinen Seferi, Demokratik Parti içinden doğan ve eski kutuplaşmacı, Batı karşıtı politikadan ayrılan Euroatlantik Koalisyonu’nun vizyonunu şöyle özetledi:
“Biz, çatışma, izolasyon ve Batı karşıtı retorik gibi eski modellerden ayrılma ihtiyacından doğmuş, yeni bir muhalefeti temsil ediyoruz. Bugün Sali Berisha, ABD ve Birleşik Krallık tarafından ‘persona non grata’ ilan edilmiştir. Uluslararası ilişkilerinin zarar gördüğü herkes tarafından bilinmektedir — buna geçmişte Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaşadığı açık ve kamuya yansıyan çatışmalar da dahildir.”
“Arnavutluk’un geleceği, dürüstlük ve güçlü ittifaklarla mümkündür”
Seferi, ülkenin geleceğini sağlam temeller üzerine inşa etmek için bağımsız yargı sistemini ve yolsuzlukla mücadeleyi ön planda tuttuklarını vurguladı:
“Euroatlantik Koalisyonu olarak, Arnavutluk’un dürüst ve güvenilir bir ülke olması için temel sütunlardan biri olarak SPAK’ı ve yeni adalet sistemini güçlü şekilde destekliyoruz. Bağımsız bir yargı ve yolsuzlukla gerçek bir mücadele olmadan, sürdürülebilir kalkınma mümkün değildir.”
Son olarak Seferi, Arnavutluk’un geleceğine dair umut dolu mesajını şu sözlerle özetledi:
“Bir muhafazakâr siyasetçi, bir inanan ve ülkesine onurla hizmet eden bir vatandaş olarak, Arnavutluk’un geleceğine ancak geleneksel dostlarımızla samimi iş birliği ve Türkiye gibi ortaklarımızla ilişkilerin saygı ve istikrar temelinde korunmasıyla ulaşabileceğimize inanıyorum.”
News
